Koroner bypass cerrahisinde aantegrad kardiyopleji yönteminin antegrad-retrograd kardiyopleji yöntemi ile inflamatuar cevap ve sol ventrikül sistolik fonksiyonları açısından kıyaslanması: prospektif randomize çalışma

Amac: Ozellikle proksimal darligi olan koroner arter hastalarinda veya ciddi miyokardiyal hipertrofisi olan hastalarda antegrad kardiyoplejinin homojen olmayan dagilimi ciddi bir problemdir. Bu prospektif randomize calismada, kombine antegrad-retrograd kardiyoplejinin sadece antegrad teknige kiyasla erken donemde daha iyi miyokardiyal koruma saglamasi ve daha iyi laboratuar sonuclari ile iliskisi degerlendirilmistir. Gerec ve Yontemler: Koroner bypass cerrahisi uygulanan 60 hasta (45 (%75) erkek, 15 (%25) kadin) calismaya dahil edilmistir ve iki grupta incelenmistir: Grup 1’de 30 hastaya aort kokunden antegrad ve koroner sinusten retrograd yolla kombine kardiyopleji; Grup 2’de ise 30 hastaya aort kokunden antegrad kardiyopleji verildi. Preoperatif, intraoperatif ve postoperative altinci gunde alinan kan orneklerinden CK-MB, TpI, TNF- α, IL-1, IMA, ICAM-1 ve BNP parametreleri calisildi. Hastalar preoperative olarak ve postoperative altinci gunde transtorasik ekokardiyografi ile degerlendirildi. Bulgular: Postoperatif ortalama EF dususu Grup 1’de Grup 2’ye kiyasla istatistiksel olarak anlamli sekilde daha az oldu (4.13 ± 9.09 ve 8.90 ± 10.76, sirayla Grup 1 ve Grup 2, p=0.046). TNF- α seviyelerindeki degisimin buyuklugu kiyaslandiginda Grup 2’deki artisin daha fazla oldugu bulunmustur (p=0.047). Sonuclar: Antegrad ve retrograd kardiyoplejinin birlikte uygulanmasinin, erken postoperatif donemde tek basina antegrad kardiyoplejiye gore daha iyi miyokardiyal koruma saglayabilecegi sonucuna vardik.