Bir prospektif kohort çalışmasının temel verileri: Kapadokya kohort çalışması, Türkiye

Amac: Bu calismada, Turkiye'nin Kapadokya bolgesinde baslatilan genis bir prospektif kohort calismasinin temel verilerinden kronik hastaliklarin ve davranissal risk faktorlerinin prevalansini belirlemek amaclanmistir. Yontem: Calisma populasyonu Kapadokya bolgesinin iki ilcesi Gulsehir ve Avanos'ta ikamet eden yetiskin gonullulerden olusuyordu. Toplum temelli olarak planlanan bu mudahale calismasinda Gulsehir “mudahale”, Avanos “kontrol” ilcesi olarak secildi. Calisma 2013 yilinda baslatildi ve en az 10 yil devam etmesi planlandi. Her iki ilcede de calisma ofisleri kuruldu ve egitimli personeller tarafindan ev ve is yeri ziyaretleri ile elektronik anketler uygulandi ve fizik muayeneler yapildi. Bulgular: Toplamda 10.992 kisi kaydedilddahil edildi. Turkiye'nin eriskin nufusu ile karsilastirildiginda, calisma kohortunda yas ortalamasi (44.5±17.4 yila karsilik 31.9±21.2 yil) ve kadin orani (%56.5’e karsilik %51.2) daha yuksekti ancak universite mezunlarinin orani (%17.1'e karsilik %32.2) daha dusuktu. Kadinlarda erkeklere kiyasla obezite (%39.0’a karsilik %20.8) ve yuksek riskli bel cevresi (%16.8’e karsilik %30.7) orani daha yuksekti. Obezite ayrica her iki ilcede de kadinlar arasinda cok yaygin bir risk faktoruydu (Avanos'ta %36.9 ve Gulsehir'de %41.5). Fiziksel aktivite seviyeleri dusuktu; en genc yas grubunda bile (18-34 yas) sadece kadinlarin %6'si ve erkeklerin %8'i “aktif” veya “cok aktif” idi. Sigara icme orani erkeklerde kadinlara gore daha yuksekti (%46.9 karsilik %13.8). Hipertansiyon, diabetes mellitus ve romatolojik hastaliklarin prevalansi kadinlarda erkeklere gore daha yuksekti (her biri icin p <0.0001); ancak kardiyovaskuler hastaliklar ve kronik obstruktif akciger hastaligi icin anlamli fark saptanmadi. Her iki ilcede de hipertansiyon en sik bildirilen kronik hastalik iken, bunu Diabetes Mellitus, hiperlipidemi ve kardiyovaskuler hastaliklar izliyordu. Sonuclar: Baslangic veriler, Turkiye'nin Kapadokya bolgesinde modifiye edilebilir yasam tarzi risk faktorlerinin yuksek prevalansini gostermis ve etkili toplum tabanli mudahalelere duyulan ihtiyaci ortaya cikarmistir.