Kapiller Kaçış Sendromu: Klinik Tecrübemiz ve Literatür İncelenmesi

Amac: Amacimiz, potansiyel olarak fatal ve oldukca nadir gorulen Capillaryleaksyndrome (CLS) tanisi koydugumuz hastalari literatur esliginde tartisarak klinisyenlerin dikkatine sunmaktir. Materyal ve Metod: Calismaya 2010-2016 yillari arasinda CLS tanisi alan6 vaka alindi. Hastalarin tanisi, hipotansiyon (sistolik kan basinci ≤90 mmHg veya mevcut kan basincinin ≥40 mmHg dusmesi), hemokonsantrasyon, hipoalbuminemi (albumin duzeyinin ≥0.5 gr /dL dusmesi) ve odem (lokal veya anazarka tarzinda) klinik bulgulariyla konuldu. Hastalarin bilgileri, retrospektif hasta dosyalari incelenerek elde edildi. Bu calisma,universitemiz enfeksiyon hastaliklari klinigi ve yogun bakim unitesinde yapildi. Bulgular: Hastalarin ucu erkek, ucu kadin olup yaslari 22-80 arasindaydi. Hastalardan biri bruselloz, biri tuberkuloz, biri derin ventrombozu ve pulmoneremboli nedeniyle yogun bakima alinan, biri hipoglisemik koma nedeniyle yogun bakimda takip edilen, biri akut myeloid losemi (AML) nedeniyle kemoterapi alan digeri buyuk cerrahi girisim uygulanan hastalardan olusuyordu. AML hastasi haric diger hastalarda birden fazla bakteri superpoze olarak hastalarin sepsise girmelerine neden oldu. Hastalarin tumu entube edildiginden kan kulturu yani sira alinan derin trakealaspiratta da ureme oldu. Bu enfeksiyonlar, hem CLS gelismesine hem de mortaliteyle sonuclanmasina neden oldu. Takip ve tedavi sonunda butun cabamiza ragmen hastalarimizin tamami exitus oldu. Sonuc: CLS oldukca nadir, mortalitesi hala yuksek, tedavisi hala belirsiz gizemli bir hastalik olarak kalmaya devam etmektedir. Klinisyenlerin ozellikle septik durumlarda hastalarin CLS’ye gidisi konusunda uyanik olmalari gerekir. Zira erken tani ve tedavi donguyu hastanin lehine cevirecekbilecektir