Sahabe Şiirlerinde Medine’ye Hicret

2019 
Allah Resulu (s.a.v.), haksizliklarin ve carpik inanc bicimlerinin hukum surdugu Mekke ortaminda dunyaya gelir ve kirk yasina bastiginda Yuce Allah tarafindan peygamberlikle gorevlendirilir. Islâm’in aciktan teblig edilmesi yolunda Yuce Allah tarafindan ilâhi buyruk gelince Allah Resulu, Mekke halkini alenen Islâm’a davet etmeye baslar. Ne var ki atalarin inancindan vazgecmek musriklere agir geldiginden Islâm daveti putperestler arasinda kabul gormez. Musrikler, Islâm davasindan vaz gecilmesi icin Allah Resulu’ne ve inananlara cesitli baskilar uygularlar.  Muslumanlara uygulanan baskilar tahammul sinirini asinca Yuce Allah tarafindan once Habesistan’a ardindan Medine’ye hicret icin izin verilir. Boylece sahabeden bazilari araliklarla once Habesistan’a ardindan Medine’ye hicret ederler. Gunumuze ulasan kaynaklarda sahabe sairler, Medine’ye hicret sirasinda yasanan hadiseleri ve hadiseler karsisinda hissettikleri duygu yogunlugunu beyitlere yansitmaktadirlar. Ilgili siirlerde sahabe sairler, daha cok Allah Resulu tarafindan Medine’ye hicret edilmesi yolunda yapilan tavsiyeye uymus olmalariyla ovunmekte ve Medine’de Islâm Dini’nin guclenecegini umduklarina isaret etmektedirler. Ilgili siirler siir teknigi acisindan Câhiliye donemindeki uzun siir geleneginin aksine maktalar halindedir ve hadiseler karsisinda anlik duygulari beyitlere yansitmaya agirlik vermektedir. Ozet: Islâm’in aciktan teblig edilmesi yolunda vahiy gelince Allah Resulu Mekke halkini alenen Islâm’a davet eder. Ne var ki ata mirasi carpik inanclari birakmak putperestlere agir geldiginden putperestler Allah Resulu’ne ve inanlara baski uygulamaya koyulurlar. Putperestler tarafindan uygulanan baskilar tahammul sinirini asinca Allah Resulu once gecici sureyle Habesistan’a hicret edilmesi yolunda sahabeye tavsiyede bulunur. Himayeye muhtac bazi Muslumanlar Allah Resulu’nun tavsiyesine uyarlar ve Habesistan’a hicret ederler. Bu sirada Allah Resulu amcasi Ebu Tâlib’in himayesi altindadir. Ebu Tâlib’in vefatinin ardindan Allah Resulu’ne baskilar gun gectikce artar. Dahasi Allah Resulu’ne komplo kurarak ortadan kaldirilmasi icin putperestler tarafindan plân dahi yapilir. Mekke’de Islâm’i teblig edemeyecegini anlayan Allah Resulu, davasini anlatmak amaciyla Tâif’e gider. Ne var ki Allah Resulu, Tâif’de sert tepkiyle karsilasir ve Mekke’ye geri donmek zorunda kalir. Bu sirada Medine halki, bir yandan Yahudilerle diger taraftan kendi aralarinda uzun yillar yasanan savaslar ve istikrarsizliklar sebebiyle daginikliklarini giderecek bir lider arayisi icerisindedirler. Allah Resulu Hac mevsiminde Mekke’ye gelen Medineli gruplara da Islâm Dini’ni arz eder. Allah Resulu’nun aralarindaki daginikliklari giderecek ozelliklere de sahip oldugunu sezinleyen Medineliler, Akabe denilen bolgede sirasiyla I. Akabe ve II. Akabe adiyla bilinen anlasmalarla Allah Resulu’ne biat ederler. Boylece Medine kenti hicret yolcularini karsilamaya ve Islâm Dini’nin guc kazanarak dunyaya acilacagi bir us bolgesi halini almaya hazir hale gelir. Yuce Allah tarafindan once sahabeye sonra da Allah Resulu’ne Medine’ye hicret izni verilir ve Allah Resulu’nun Medine’ye hicret etmesiyle birlikte Islâm tarihinde yeni bir cigir acilir. Medine’ye hicret hadisesi Islâm Dini’nin erken donemine tekabul ettiginden gunumuze ulasan kaynaklarda sahabenin Medine’ye hicretini yansitan siir metinleri sayica azdir. Ulasilabilen kaynaklarda yer alan ilgili metinlerden ucu Ebu Ahmed b. Cahs’a, dorduncusu Buceyd b. ‘Imrân el-Huzâ‘i’ye ve sonuncusu kimligi mechul bir saire ait olmak uzere toplam bes maktadan ibarettir.  Hicretle baglantisi bulunmasi sebebiyle Mekkeli musrik sair ‘Utbe b. Rabi‘a’ya ait bir dizeye de konu icerisinde yer verilmistir. Ilgili siir metinlerinde sahabe sairlerin Medine’ye hicret edilmesi yolunda Allah Resulu tarafindan yapilan tavsiyeye uymus olmalari sebebiyle ovundukleri ve hicret hareketinin ilk anlarindan itibaren meydana gelen gelismeler karsisinda yasadiklari duygu yogunlugunu dizelere yansitmaya calistiklari gorulmektedir. Islâm davetinin guclenmesi amaciyla Medine’ye hicret etmede kararli olan sair Ebu Ahmed, hak yolda yurumenin verdigi oz guveni dizelere yansitmaktadir. Ebu Ahmed, Medine’ye hicret edecegine dair Allah Resulu’ne soz vermistir ve sozune sadiktir. Ebu Ahmed, esi Ummu Ahmed’in Medine’ye hicret etmeleri durumunda musrikler tarafindan kendilerine zarar verilebilecegi yolundaki endiselerini gidermeye calismakta ve bâtil karsisinda hakkin guclenmesi amaciyla Medine’ye hicret ettiklerine vurgu yapmaktadir. Kuskusuz Ummu Ahmed’in bu baglamdaki endiseleri Mekke’de Muslumanlara uygulanan yildirma, baski ve iskence politikalarinin boyutlari hakkinda ipuclari vermektedir. Ebu Ahmed ve beraberindekiler Allah Resulu’nun tavsiyeleri dogrultusunda Medine’ye hicret ettiklerinden Yuce Allah tarafindan beklentilerinin karsilanacagina olan inanci tamdir. Bu bakimdan sair dogup buyudugu ve ic dunyasini susleyen hatiralarin sekil aldigi Mekke ortamindan ayrilmamasi icin kendisine telkinde bulunan kadin erkek nice dostun tavsiyelerine kulak asmamaktadir. Şair Câhiliye ruhu yerine Islâm kardesliginin onemine de isaret etmektedir. Nitekim sair kabile asabiyeti sebebiyle gecmiste yasanan dusmanliklarin sona erdirilmesi icin cagrida bulunmus ve etrafindaki kimseleri cagriya uymalari yolunda ikna etmistir. Bu bakimdan sair, Allah icin hicret edenleri bekleyen nimetlere aile bireylerinin de kavusacak olmalari sebebiyle huzur icerisindedir. Şaire gore kufru yegleyen ve Muslumanlara karsi cephe alan musrikler Allah’in gazabini hak etmislerdir. Muslumanlarla kan baglari olsa bile kufru yegleyen ve Muslumanlara karsi cephe alan musrikler husrandadirlar. Şair diger siir metninde de yine Medine’ye hicret edeceklerine dair Allah Resulu’ne verdikleri sozu yerine getirmis olmalari sebebiyle mensubu bulundugu Ğanm ailesiyle ovunmektedir. Şaire gore Ğanm ailesi Allah Resulu’ne ozde baglidirlar. Nitekim bir zamanlar Mekke’yi mesken edinen ve yasamlarini Mekke’de idame ettiren Ğanm ailesi yasadiklari topraklari Allah icin geride birakmislar ve Islâm davetinin guclenmesi amaciyla tekli ve ikiserli gruplar halinde Medine’ye hicret etmislerdir. Şair Buceyd b. ‘Imrân el-Huzâ‘i de mensubu bulundugu Ka‘b ogullarinda alt kol olan Huzâ‘a kabilesinin Allah Resulu’nu desteklemesi ve halkindan bazi kimselerin Medine’ye hicret etmesi ile dizelerde ovunmektedir. Nitekim saire gore Huzâ‘a kabilesi mensuplari Allah Resulu’nun Medine’ye hicret edilmesi yolunda yapmis oldugu tavsiye uzerine vakit kaybetmeden yola revan olmuslaridir. Dahasi Mekke’nin fethine goturen sebeplerde kilit rol oynayan Huzâ‘a kabilesi ile Allah Resulu arasindaki anlasma sebebiyle Mekke fethedilmis ve Mekke semalarindan sirk bulutlari ilelebet temizlenmistir. Huzâ‘a kabilesi, takdire sayan tutumlari sebebiyle Allah Resulu’nun guc kazanmasina ve bir zamanlar Allah Resulu’nu Mekke’den cikmaya zorlayan musriklere ragmen Mekke’nin fethedilmesine vesile olmuslardir. Kimligi belirsiz saire ait dizelerde ise Islâm’in en sikintili ilk donemlerinde baskilara maruz kalan, Allah icin yurtlarini geride birakarak Habesistan’a veya Medine’ye hicret eden ve cennetle mujdelenen sekiz sahabe ismine yer verildigi gorulmektedir. Kimligi belirsiz saire gore hic kimse yaptigi guzel eylemler sebebiyle dizlerde yer alan sekiz kisinin mertebesine ulasmasi imkân dâhilinde degildir. Son siir metninde ise sair Ebu Ahmed’in Medine’ye hicret ederken geride biraktigi evinin Ebu Sufyân tarafindan el konulmasi ve satilmasi karsisinda duydugu hosnutsuzluga yer verdigi gorulmektedir. Dizelerde sair, Ebu Sufyân tarafindan evine haksiz yere el konulmasini avci tarafindan ele gecirilen kumrunun kacmamasi icin avuc icerisinde siki sikiya tutulmasina benzetmekte ve olum otesi hayatta Ebu Sufyân’dan hakkini alacagina vurgu yapmaktadir. Medine’ye hicret izleri tasiyan siir metinleri Islâm Dini’nin ruhuna uygun dusecek lafizlar bir kenara birakildiginda siir teknigi acisindan Câhiliye donemi siir maktalarinin devami niteligindedir. Nitekim sairler yasadiklari duygu yogunlugunu uzun soluklu siirler yerine kisa maktalarda dizelere yansitmaya calismaktadirlar. Yine sairler yasadiklari duygu yogunlugunu dinleyicinin algisina yaklastirmak amaciyla Câhiliye siirinde sikca kullanilan istiare, mecaz ve tesbih gibi sanat turleri kullanmaktadirlar. Şairler soz konusu maktalari Câhiliye siirinde sikca rastlanan tavil, mutekârib, basit ve kâmil siir vezinleri uzerine insa etmektedirler. Sahabe sairlere ait gunumuze ulasan siirler hicret sirasinda yasanan olaylara isik tutmasi bakimindan tarihi birer vesika konumundadir. Yine soz konusu siirler, Câhiliye donemi’nden Islâm donemi’ne gecis asamasinda eski Arap siirinin durumu hakkinda fikir edinme baglaminda onem arz etmektedir.
    • Correction
    • Source
    • Cite
    • Save
    • Machine Reading By IdeaReader
    0
    References
    0
    Citations
    NaN
    KQI
    []