İyi Kavramının Tanımı Yapılabilir mi? J. S. Mill’in Kanıtlaması ve G. E. Moore’un Doğalcı Yanılgı Eleştirisi

2017 
Oz: Faydac iligin en onemli dusunurlerinden olan John Stuart Mill, etik teorisinin temelini olusturan fayda ilkesi icin Utilitarianism adl i eserinde bir kanitlama ileri surmustur. Bircok dusunur bu kanitlamayi cesitli a cilardan problemli bulmustur . Bu d usunurlerden biri de George Edward Moore’dur. Moore, soz konusu kanitlamada Mill’in dogalci yanilgi hatasina dustugunu ileri surmustur. D o galci yanilgi elestirisi , iyi kavram inin taniminin yapilamayacagi iddiasina dayanan bir elestiridir. Moore, Mill’in bahse konu olan kanitlamasinda iyi kavramini “ arzulan ir olan sey” seklinde tanimlamak suretiyle bu hatayi isledigini ileri surer. Iste bu elestiri ve bu elestiriye yorumcular tarafindan verilen cevaplar makalenin konusunu olusturmaktadir. Makalede ileri surulen temel iddia ise Moore’un bu elestirisinde hakli olmadigidir . Ozet: Jeremy Bentham ve John Stuart Mill, klasik faydaci gelenegin en onemli filozoflaridir. Bu iki onemli dusunur arasinda bircok konuda fikir birligi olmasina karsin ayni fikri paylasmadiklari bazi noktalar da vardir. Fayda ilkesinin kanitlanmasi, bu iki dusunurun fikir ayriligi yasadiklari en onemli noktalardan biridir. Bu ilke ile her ne tur olursa olsun butun eylemleri, eylemden etkilenecek bireylerin mutluluklarini artirma ya da azaltma egilimine bakarak degerlendiren ilke kastedilir. Bentham, fayda ilkesinin nihai etik bir ilke oldugunu iddia eder ve bu nedenle de herhangi bir dogrudan kanitlamanin fayda ilkesi icin mumkun olmadigini savunur. Bu konudaki gerekcesi ise kanit zincirinin bir noktadan baslamasi gerektigidir. Fakat Mill, fayda ilkesinin kanitlanmasi konusunda Bentham gibi dusunmez. Bentham’in aksine o, fayda ilkesi icin hala bir kanitlamanin mumkun oldugunu dusunur. Cunku ona gore mesele hala aklin yetileri icerisinde tartisilmasi gereken bir problemdir. Soz konusu bu kanitlamayi Utilitarianism adli eserinin dorduncu bolumunde ortaya koyar. Bu kanitlamada uc onerme ileri surer: (i) Mutluluk arzulanirdir. (ii) Genel mutluluk arzulanirdir. (iii) Arzulanir olan tek sey mutluluktur. Yorumculara gore tek bir paragrafa sigdirilan bu kanitlamada ileri surulen bu uc onermenin her biri cesitli yonlerden problemlidir. Fakat biz makalemizde sadece birinci onermenin icerdigi probleme odaklanacagiz. George Edward Moore, bu ilk onermenin problemli oldugunu dusunen onde gelen filozoflardan biridir. Moore, unlu kitabi Principia Ethica’da Mill’i dogalci yanilgi adini verdigi bir hata yapmakla suclar. Bu suclama iyinin tanimlanamaz oldugu iddiasina dayanan bir suclamadir. Moore’a gore, Mill iyi kavramini arzulanan sey olarak tanimlamis, ardindan da hazzin arzulanan tek sey oldugunu soylemek suretiyle iyinin haz oldugu sonucuna ulasmistir. Fakat Moore’a gore kavramlar basit ve bilesik kavramlar olarak ikiye ayrilir ve sadece bilesik kavramlar tanimlanabilir. Iyi birlesik bir kavram degil, basit bir kavramdir, dolayisiyla da tanimlanamazdir. Buna ek olarak Moore, Mill’in kanitlamasinda “olgu-deger” problemi ile yuz yuze oldugunu dusunur. Olgu-deger problemine gore olgu ifade eden onermelerden deger ifade eden normatif onermeler cikarsanamaz. Moore’a gore Mill, kanitlamasinda iyi kavraminin arzulanmasi gereken anlamina gelecek sekilde tanimlamak suretiyle olgudan degere gecis yapmistir. Bircok yorumcu gibi biz de Moore’un dogalci yanilgi suclamasinda hakli olmadigini dusunuyoruz. Bu dusuncemiz icin bazi gerekcelerimiz de vardir. Fakat bu gerekceleri ortaya koymadan once ifade edilmesi gereken onemli bir husus vardir. Buna gore Moore, Mill’in kanitlamasinda olgudan degere mesru olmayan bir gecis yaptigini soylerken haklidir. Gercekten de Mill, hazzin iyi oldugunu soyleyerek bu hatayi yapmistir. Cunku haz olgusal bir kavramken, iyi normatif bir kavramdir. Dolayisiyla eger hazzi iyi kavrami ile betimlersek, bu durumda acik bir bicimde olgu-deger problemi olarak isimlendirilen hatayi yapmisiz demektir. Moore’un dogalci yanilgi elestirisinde nicin hakli olmadigina iliskin ilk gerekcemiz, William K. Frankena’nin da ifade ettigi gibi Mill’in kanitlamasinin guclu bir kanitlama olmamasidir. Bu nedenle bize gore bu kanitlamanin siki mantiksal testleri gecmesini beklemek yanlistir. Zira bu argumanlar “ortuk kiyaslardir” ve bu nedenle de ortuk onermeler icerirler. Bu argumanda yer alan ortuk onermelerin acik hale getirilmesi durumunda, arguman mantiksal hata icermez, dolayisiyla da kanitlamanin gecerli oldugu boylece ortaya cikar. Bu argumanda ortuk onerme, “butun insanlar tarafindan arzulanan sey iyidir.” onermesidir. Eksik olan bu ortuk onerme de kanita dâhil oldugunda cikarim form acisindan gecerli olur ve su hale gelir: (i) Haz butun insanlar tarafindan arzulanir. (ii) Butun insanlar tarafindan arzulanan sey iyidir. (iii) Dolayisiyla haz iyidir. Ikinci olarak soz konusu kanitlamada Mill’in amaci iyi kavramini tanimlamak da degildir. Cunku eger onun amaci iyi kavramini tanimlamak olsaydi, daha dikkatli olurdu. Bir baska ifadeyle, tipki Roger Crisp’in de belirttigi gibi, gecerli bir tanimlama hicbir surette yeni sorulara kapi aralamamalidir. Mesela, eger ucgeni “duzlemde birbirine dogrusal olmayan uc noktayi birlestiren uc dogru parcasinin bilesimidir.” seklinde tanimlarsak, bu tanimlama gecerli bir tanimlamadi, cunku ucgenin gercekten uc kenardan olusup olusmadigina dair bir tartisma anlamsiz olacaktir. Cunku burada yapilan tanimlamanin cevapsiz biraktigi bir husus yoktur. Fakat iyinin arzulanan oldugunu ifade eden tanimlama siki bir kanitlama icin gecerli olan sartlari haiz degildir. Cunku bu tanimlamanin ardindan hala sorulabilecek baska sorular da mevcuttur. Son gerekcemiz ise Necip Fikri Alican’in temas ettigi gibi Moore’un Mill’in argumanini, ozellikle de gorulur, duyulur, arzulanir kavramlari arasindaki analojiyi yanlis yorumlamasidir. Mill burada arzulanir kavramini arzulanmasi gereken anlaminda degil, arzulanma kapasitesine sahip anlaminda kullanmistir. Fakat Moore, Mill’in bu kavrami ilk anlamda kullandigini ileri surmustur. Bu nedenle de iyi kavramini arzulanan anlaminda tanimladigini dusunmustur. Ancak burada alti cizilmesi gereken onemli bir husus vardir. Bu da Mill’in fayda ilkesi icin ortaya koydugu bu kanitlamanin problemli oldugu ve bu problemlerin yanlis anlamalara kapi araladigidir. Dolayisiyla Moore’un Mill’in kanitlamasini yanlis yorumlamasinda argumanin bu problemli hali de onemli bir role sahiptir. Sonuc olarak bizim fikrimize gore, Moore, Mill’in kanitlamasini dogru bicimde anlayamamis ve Mill’i kanitlamasinda dogalci yanilgi hatasina dusmekle suclamistir. Fakat bu suclama bize gore gecerli degildir.
    • Correction
    • Source
    • Cite
    • Save
    • Machine Reading By IdeaReader
    0
    References
    0
    Citations
    NaN
    KQI
    []