Yoğun bakım hastalarında serum CRP düzeylerinin sepsis değerlendirmesindeki yeri

Amac: Sepsiste meydana gelen inflamatuar yanit, prognoz gostergesi olabilen biyobelirteclerin salinimina neden olmaktadir. Calismamizda yogun bakim kliniginde 30 gun ve daha az sure yatan hastalarda CRP, PCT, Laktat duzeyleri ve SOFA Skoru degisimleri ile bunlarin prognoz tahminindeki yerinin degerlendirilmesi amaclandi. Gerec ve Yontem: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dali Yogun Bakim Kliniginde yatarak tedavi goren 485 hasta randomize olarak calismaya dahil edildi ve dosya bilgileri retrospektif olarak incelendi. Hastalarin yas, cinsiyet, yogun bakimda yatis sureleri, yogun bakima yatista ve yogun bakimda izlendikleri gunlerdeki sepsis tani kriterleri, serum CRP, PCT, laktat duzeyleri, SOFA ve APACHE II skorlari kaydedildi. Hastalarin yogun bakimda yattiklari tum gunler icin sepsis tanilari (sepsisin olmadigi donem / sepsis / agir sepsis / septik sok) 2001 konsensus ve 2008 Surviving Sepsis Campaign rehberine gore kondu. Bulgular: Ortalama yas 51,1 ± 20,6, ortalama APACHE II skoru ise 23,2 ± 8,9 olarak belirlendi. Hastalarin 35’i yogun bakimdan taburcu (%7,21), 164’u hastane ici diger klinige sevk edilirken (%33,82) 286 hastada (%58,97) eksitus gerceklestigi goruldu. Hastalarin 178’i yogun bakim yatis suresince sepsis tanisi almadi. Hastalarin 307’sinin ise sepsis, agir sepsis ya da septik sok tanilarindan biri ya da fazlasini aldigi saptandi. Sepsis, agir sepsis ve septik sok tanisi alan hastalarin ortalama CRP degerleri sirasiyla 9,33, 13,76 ve 16,77 mg/dl olarak; PCT ortalama degerleri ise 1,66, 5,23 ve 12,42 ng/ml olarak bulundu. Hastalarin 35’i yogun bakimdan taburcu (%7,21), 164’u diger klinige sevk edilirken (%33,82), 286 hastada (%58,97) eksitus gerceklestigi goruldu. Eksitus olan grupta son CRP degerinin ilk olculen CRP degerine orani; taburcu ve diger kliniklere nakil olan gruba gore istatistiksel olarak yuksek bulundu. Sonuc: Serum CRP duzeyinin sepsisin ciddiyetine paralel olarak arttigi ve sepsiste guvenilir bir prognostik faktor oldugu kanisina varildi.