Dil, Tercüme, Felsefe

Tercumeler hem dili, dusunceyi hem de felsefeyi besler. Ayni sekilde dil felsefeyi, felsefe de dili besler. Bu makale, Turk-Islam dusuncesi cercevesinde dil, tercume ve felsefe arasindaki baglantiya yogunlasmaktadir. Ancak bu yogunlasma modern Turk dusunurlerinden birkaci uzerinden nesnelestirilecektir. Turk-Islam dusuncesi ve felsefesi cogulcu dusuncenin urunudur. O, bir anlamda bir tercume medeniyeti, bir anlamda kendi ozuyle baglantili ozgun bir medeniyet yaratma cabasidir. Her iki kabul de olguya dayanir. Bu olgu da dil uzerinden felsefenin yeni yurt ve yurttaslarini tanimlar. Felsefenin kendini nesnelestirdigi enstruman dil iken, dil de insan olabilmenin enstrumanlardan biridir. Dil, dusunceyi var eder, dusunce de dili cogulcu bir yapiya dogru olan seruvene dahil eder. Buradaki akis karsiliklidir ve duragi yoktur. Bu akista dil dusunceyi zenginlestirir, dusunce de dili zenginlestirir.